Bilirkişi Raporuna İtiraz Süresinin Kaçırılması

Bilirkişi raporuna itiraz süresinin kaçırılması, bilirkişi raporuna itiraz etmemenin sonuçları, adana avukat, emsal karar, itiraz edilmeyen bilirkişi raporu

Bu makalemizde bilirkişi raporuna itiraz süresinin kaçırılması halinde neler olacağı, bilirkişi raporuna itiraz etmemenin sonuçları üzerinde emsal karar ışığında duracağız. Bilirkişi raporuna itiraz süresinin kaçırılması durumunda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 281. maddesi yol gösterici olacaktır.

Bilirkişi Raporuna İtiraz Süresinin Kaçırılması

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 281. maddesine göre; taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler. Bilirkişi raporuna karşı talebin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor veya imkânsız olması ya da özel yahut teknik bir çalışmayı gerektirmesi hâlinde yine bu süre içinde mahkemeye başvuran tarafa, sürenin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek süre verilebilir.

Bilirkişi raporunun tebliğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 281. maddesi meşruhatının bulunması ve kesin sürenin sonuçlarının bildirilmesi gerekir. Ancak taraflardan birinin iki haftalık kesin süre içerisinde beyanda bulunmaması halinde bilirkişi raporuna itiraz süresinin kaçırılması söz konusu olur. Bu durumda süresi içinde bilirkişi raporuna itiraz etmeyen taraf, rapor içeriğini kabul etmiş sayılacağının kendisine ihtar olunmuş ise yapacağı itiraz sonuç doğurmaz.

Bu hususta İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi, 2018/1827 Esas, 2021/702 Karar ve 02.04.2021 tarihli oldukça yeni bir kararında da aynı doğrultuda karar vermiştir. Kararda; bilirkişi raporunun davalıya meşruhatla birlikte tebliğ edilip iki haftalık kesin süre içerisinde beyanda bulunmaması halinde rapor içeriğini kabul etmiş sayılacağı kendisine ihtar olunduğundan, aradan uzunca bir süre geçtikten sonra rapora itiraz etmesinin sonuç doğurmayacağı vurgulanmıştır.

Kararda özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde, 1979 yılından beri Türkiye’de de tescilli olan anılan ibareli marka ve şekil markalarının, davalı tarafça taklit olarak üretilen ayakkabılarda kullanıldığından bahisle, markaya tecavüzün tespiti, meni ve ref’i ile, maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. … Bilirkişi raporunun davalıya meşruhatla birlikte tebliğ edildiği ve iki haftalık kesin süre içerisinde beyanda bulunmaması halinde rapor içeriğini kabul etmiş sayılacağının kendisine ihtar olunduğu, itiraz etmediği, aradan uzunca bir süre geçtikten sonra bilirkişi incelemesinin eksik yapıldığının beyan edildiği anlaşılmakla. süresinden sonra rapora itiraz edilmesi sonuç doğurmayacağından. yargılamada kamu düzenine aykırılık da bulunmadığından, davalı asilin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.”

Bilirkişi ücretinin kesin süre içinde yatırılmaması” nın sonuçlarını incelediğimiz makalemize buradan, “Bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi örneği” ne yer verdiğimiz makalemize buradan ulaşabilirsiniz.

Büken Hukuk & Danışmanlık Bürosu adana avukat olarak hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir. 

Diğer makalelerimize buradan ulaşabilir veya büromuzdan randevu almak için buraya tıklayabilirsiniz.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir