Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/29361 E, 2018/10305 K ve 06.11.2018 Tarihli kararında, davacıların müşterek kızlarının davalı hastanede davalı doktor tarafından gözünden ameliyat edildiği ve doktor kusuru nedeniyle sol gözünün görme yeteneğini kaybettiği somut olayda, Yerel Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının az olduğuna karar vermiştir.
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi
Esas Numarası: 2016/29361
Karar Numarası: 2018/10305
Karar Tarihi: 06.11.2018
DOKTOR KUSURU NEDENİYLE OLUŞAN ZARARDAN DOLAYI MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ
Manevi tazminat tutarını etkileyen özel hal ve şartlar belirtilmiş olup, manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, amacı, mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması da değildir .
Hakim Manevi Tazminat Miktarını Belirlerken Türk Medeni Kanunu Gereğince Hak ve Nesafet İlkeleriyle Bağlı Kalmalı, Tarafların Sosyal ve Ekonomik Durumlarını, Kusurlu Eylemin Mağdurda Uyandırdığı Elem ve Izdırabın Derecesini, İstek Sahibinin Toplumdaki Yerini, Kişiliğini, Hassasiyet Derecesini Gözetmelidir.
Takdir Edilecek Manevi Tazminat, Zarara Uğrayanda Manevi Huzuru Gerçekleştirecek Tatmin Duygusunun Etkisine Ulaşmak İçin Gerekli Olan Kadar Olmalı, Ne Var Ki Mamelek Hukukuna İlişkin Zararın Karşılanması Amaç Edinilmediğinden Zenginleşme Aracı da Olmamalıdır.
Dava Konusu Olayın Gelişimi ve Yukarda Belirtilen İlkeler Gözetildiğinde, Mahkemece, Hükmedilen Manevi Tazminat Miktarlarının Az Olduğundan Daha Makul Bir Miktar Manevi Tazminata Hükmedilmesi Gerekir.
Özeti: Hakim manevi tazminat miktarını belirlerken Türk Medeni Kanunu gereğince hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalmalı tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını, kusurlu eylemin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesini, istek sahibinin toplumdaki yerini, kişiliğini, hassasiyet derecesini gözeterek daha makul bir miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekmektedir.
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı davacı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı Asil … ve vekili avukat … Işık ile davacılar vekili avukat …’nun gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunanların avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı.
Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacılar, müşterek kızları …’un davalı hastanede, davalı doktor … tarafından 20.05.2009 tarihinde sol gözünden ameliyat edildiğini, doktorun kusuru nedeni ile sol gözünün görme yeteneğini kaybettiğini ileri sürerek. küçük Elizan Erda için 150.000 TL maddi, 200000 TL manevi tazminat ile diğer davacılar … ve … için 75.000’er TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini istemişler. yargılama sırasında maddi tazminat taleplerini ıslah ile 172.341,27 ye yükseltmişlerdir.
Davalılar, davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece, Davacıların ıslah edilen maddi tazminat davasının kabulü ile 172.341,27 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 20/05/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … … Özel Sağlık Hizmetleri Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı çocuk …’a verilmesine. Davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 20000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/05/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … … Özel Sağlık Hizmetleri Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı çocuk …’a verilmesine. 10000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/05/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … … Özel Sağlık Hizmetleri Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine; 10000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/05/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … … Özel Sağlık Hizmetleri Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine; fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1- Davalıların temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacıların temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Dava, doktor kusuru nedeniyle oluşan zarardan dolayı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece manevi tazminat yönünden istemin kısmen kabulüne karar verilmişse de.
22.6.1966 tarihli 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, manevi tazminat tutarını etkileyen özel hal ve şartlar belirtilmiş olup manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, amacı, mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması da değildir.
Söz konusu İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, hakim manevi tazminat miktarını belirlerken Türk Medeni Kanunu’ nun 4. maddesi gereğince hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalmalı. tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını, kusurlu eylemin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesini, istek sahibinin toplumdaki yerini, kişiliğini, hassasiyet derecesini gözetmelidir.
Takdir edilecek manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalı, ne var ki mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanması amaç edinilmediğinden zenginleşme aracı da olmamalıdır.
Dava konusu olayın gelişimi ve yukarıda belirtilen ilkeler gözetildiğinde, mahkemece, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının az olduğunun kabulü gerekir.
O halde yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda takdir edilecek daha makul bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA.
1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davalılardan alınarak davacılara ödenmesine, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde davacılara iadesine.
10.878,03 TL kalan harcında davalılardan alınmasına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Diğer makalelerimize buradan ulaşabilir veya büromuzdan randevu almak için buraya tıklayabilirsiniz.