Etiket: nişan atılması dava

Nişanlanma Nedir?

Nişanlanma Nedir?

Nişanlanma ileride birbiriyle evlenmek niyetinde olan iki kişinin bu konudaki niyetlerini dile getirmeleridir. Nişanlanma nedir sorusuna en temel cevabı Türk Medeni Kanunu’nun 118. maddesi vermiştir. Maddeye göre nişanlanma ancak evlenme vaadiyle olur. Eğer ortada her iki tarafın da ileride evlenme vaadi gerçekten yoksa yani taraflardan birisi diğerini bu konuda aldatmışsa ilişki nişanlanma olarak nitelendirilemez.

Nişanlanma Nedir?

  • Nişanlanma ancak “evlilik vaadiyle” olur.
  • Nişanlanma herhangi bir şekle tabi değildir. Nişanlanma iradesi açık veya örtülü olarak ortaya konabilir.
  • Nişanlanmada temsil geçerli değildir, nişanlanma iradesi bizzat nişanlanacak kişiler tarafından açıklanması gerekir.
  • Nişanlanma, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça küçüğü veya kısıtlıyı bağlamaz.
  • Nişanlılık, evlenmeye zorlamak için dava hakkı vermez.
  • Evlenmeden kaçınma hâli için öngörülen cayma tazminatı veya ceza şartı dava edilemez; ancak yapılan ödemeler de geri istenemez.

Nişanlanmadan Doğan Haklar Nelerdir?

Nişanlanma nişanlananlar lehine bir kısım hakların doğmasını sağlar. Bunlar;

  1. Tanıklıktan Kaçınma Hakkı: Nişanlılardan birinin açtığı veya nişanlıya karşı açılan hukuk ve ceza davalarında, diğer nişanlı tanıklıktan kaçınabilir.
  2. Hakimlikten Kaçınma Hakkı: Nişanlanmış bir hakim, nişanlısının davasına bakmaktan kaçınabilir.
  3. Haksız Fiil Failinden Maddi ve Manevi Tazminat İsteme Hakkı: Nişanlılardan birinin öldürülmesi halinde, diğer nişanlı öldürenden maddi tazminat (destekten yoksun kalma tazminatı) ve manevi tazminat talep edebilir.
  4. Mal Rejimi Sözleşmesi Yapma Hakkı: Nişanlıların evlenmeden önce mal rejimi sözleşmesi yapma hakkı vardır.

Nişanlılık Nasıl Sona Erer?

  1. Evlenme: Nişanlılık dönemi nişanlıların birbiriyle evlenmesi ile sona erer. Ve ancak nişanlılardan birinin bir başkasıyla evlenmesi halinde de nişanın bozulacağı, dolayısıyla nişanın kendiliğinden sona ereceği kabul edilmelidir.
  2. Anlaşma: Nişanlılar kendi aralarında anlaşarak, nişanlılık ilişkisini sona erdirebilirler.
  3. Tek Yanlı Dönme: Nişanlılardan biri tek yanlı bir irade açıklamasıyla nişanlılığı sona erdirebilir. Buna nişanın bozulması da denir.
  4. Çifte Nişanlanma: Nişanlılardan biri bir başkasıyla ikinci defa nişanlanırsa bu durumda mevcut yani ilk yapılan nişanlanma sona erer.
  5. Ölüm ve Gaiplik: Nişanlılardan birinin ölümü veya gaipliğine karar verilmesi halinde nişanlılık sona erer.
  6. Kesin Bir Evlenme Engelinin Ortaya Çıkması: Evlenme engelinin ortaya çıkması halinde nişanlılık da son bulur. Örneğin taraflardan birinin ayırt etme gücünü tamamen kaybetmesi bir evlenme engelidir, böyle bir durumda nişanlılık da sona erer.
  7. İmkansızlık: Nişanlılardan birinin Türk Medeni Kanunu’nun 40. maddesine uygun olarak cinsiyet değiştirmesi halinde nişanlanma son bulur.

Nişanlılığın Sona Ermesinin Sonuçları Nelerdir?

Nişanın sona ermesinin en önemli sonucu nişan hediyelerinin geri verilmesidir. Nişan her ne sebeple sona ermiş olursa olsun nişan hediyelerinin iadesi gerekir.  

Ayrıca, Türk Medeni Kanununa göre nişanlılardan birinin haklı bir sebep olmadan tek yanlı olarak nişanı bozması veya nişanın bozulmasına kusurlu davranışıyla sebebiyet vermesi halinde diğer nişanlıya maddi ve manevi tazminat isteme hakkını tanımıştır.

Türk Medeni Kanunu’nun 123. maddesine göre; Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Adana boşanma avukatı olarak nişan hediyelerinin iadesi davasının incelendiği makalemize buradan, Nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat davasının incelendiği makalemize buradan ve nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat davasının incelendiği makalemize buradan ulaşabilirsiniz.

Diğer makalelerimize buradan ulaşabilir veya büromuzdan randevu almak için buraya tıklayabilirsiniz.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Maddi Tazminat

Nişanın Bozulması Nedeniyle Maddi Tazminat

Nişanın bozulması halinde maddi tazminat ödenmesi mümkündür. Hem nişanın bozulması maddi tazminat davasında, hem nişanın bozulması manevi tazminat davasında nişan hediyelerinin iadesi davasından farklı olarak tarafların kusurlu olup olmadıklarının değerlendirilmesi yapılır.

Türk Medeni Kanununa göre nişanlılardan birinin haklı bir sebep olmadan tek yanlı olarak nişanı bozması veya nişanın bozulmasına kusurlu davranışıyla sebebiyet vermesi halinde diğer nişanlıya tazminat isteme hakkını tanımıştır.

Türk Medeni Kanunu’nun 120. maddesine göre; 

Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddî fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır.

Tazminat istemeye hakkı olan tarafın ana ve babası veya onlar gibi davranan kimseler de, aynı koşullar altında yaptıkları harcamalar için uygun bir tazminat isteyebilirler.

 

Nişanın Bozulması Nedeniyle Maddi Tazminat Davasında Taraflar Kimlerdir?

Nişanın bozulması maddi tazminat davasını nişanlılar,  nişanlıların anne babaları ve hatta anne babası gibi davrananlar -örneğin onları büyüten teyze, anneanne vb- da açabilir.

Davalı nişanı haklı bir neden olmadan atan veya kusurlu davranışıyla nişanın bozulmasına neden olan kişidir. Maddi tazminat isteme hakkı ölüm halinde mirasçılara geçer, davacı ölmüşse davacının mirasçıları dava açabilir veya davalı ölmüşse davaya davalının mirasçılarına karşı devam edilebilir.

Nişanın Bozulmasında Kusurlu Olan Taraf Maddi Tazminat Talep Edemez

Maddi tazminat nişanın bozulması halinde söz konusu olabilir. Bu nedenle nişanın ölüm veya anlaşmayla sona ermesi halinde maddi tazminat ödenmez. Maddi tazminat ancak haklı bir neden olmadan nişanın bozulması veya diğer nişanlının kusuru nedeniyle nişanın bozulması halinde talep edilebilir.

Örneğin hiçbir neden olmadan nişanın bozan taraftan maddi tazminat talep edilebilir. Sebepsiz yere nişan atmak maddi tazminat sonucunu doğurur.

Yine aynı şekilde nişanlılardan birinin kusurlu davranışı yüzünden nişan bozulmuşsa yine maddi tazminat talebi mümkündür. Kusurlu davranışa örnek olarak nişanlının başkalarıyla görüşmesi, nişanlının ailesine saygısızlık etmesi, içki içmesi, kumar oynaması gibi sebepler gösterilebilir.

Görüldüğü üzere nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat, nişan atılmasında kusuru olmayan nişanlıya ödenir. Dolayısıyla nişanın bozulmasında kusurlu olan tarafın maddi tazminat talep hakkı yoktur.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Maddi Tazminat Davasında İstenebilecek Harcamalar Nelerdir?

Maddi zararda talep edilecek olan zarar, kusursuz tarafın nişanlanmamış olsaydı uğramamış olacağı maddi zarardır. Maddi tazminat davasında evlenme amacıyla yapılan masrafların ödenmesi istenir. Kısacası nişanın bozulmasıyla meydana gelen zarar arasında illiyet bağı bulunmalıdır.

Nişanın bozulması maddi tazminat dava dilekçesinde, tazminatın miktarı ve tutarlarının belirtilmesi gerekmektedir.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Maddi Tazminat Davasında Zamanaşımı

Türk Medeni Kanunu’nun 123. maddesine göre; Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Açılacak maddi tazminat davası nişanın sona ermesinden sonra 1 yıl içinde açılmalıdır. Aksi halde zamanaşımına uğrayacağından maddi tazminat talep edilemez.

Diğer makalelerimize buradan ulaşabilir veya büromuzdan randevu almak için buraya tıklayabilirsiniz.

 

Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat

Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat

Nişanın bozulması halinde manevi tazminat ödenmesi de mümkündür. Hem nişanın bozulması manevi tazminat davasında, hem nişanın bozulması maddi tazminat davasında nişan hediyelerinin iadesi davasından farklı olarak tarafların kusurlu olup olmadıklarının değerlendirilmesi yapılır.

Türk Medeni Kanunu göre nişanlılardan birinin haklı bir sebep olmadan tek yanlı olarak nişanı bozması veya nişanın bozulmasına kusurlu davranışıyla sebebiyet vermesi halinde diğer nişanlıya  maddi zararlar yanında manevi acılarının giderilmesi hakkını da vermiştir.

Türk Medeni Kanunu’nun 121. maddesine göre; 

Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat Davasında Taraflar Kimlerdir?

Nişanın bozulması maddi tazminat davası yalnızca nişanlılar arasında açılır. Nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat davasında ve hediyelerin iadesi davasında olduğu nişanlıların anne babaları ve hatta anne babası gibi davrananların manevi tazminat talep hakkı yoktur. 

Davalı nişanı haklı bir neden olmadan atan veya kusurlu davranışıyla nişanın bozulmasına neden olan kişidir.

Manevi tazminat isteme hakkı, maddi tazminat isteme hakkının aksine mirasçı tarafından talep edilmediği sürece ölüm halinde mirasçılara  geçmez. 

Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat Talep Etme Şartları

1.Nişanı Bozan Tarafın Kusurlu Olmalıdır.

Nişanın bozulması manevi tazminat talep edebilmenin ilk ve en önemli şartı nişanın bozulmasına sebep olan tarafından kusurlu olmasıdır. Bu durumda nişanı haklı bir neden olmadan bozan, davranışlarıyla nişanın bozulması na neden olan nişanlı kusurlu sayılır.

2. Tazminat İsteyen Nişanlı Kusursuz Olmalıdır.

Davacının nişanın atılması nda kusursuz olması gerekir. Eğer davacı nişanın bozulmasında diğer tarafla birlikte kusurlu ile bu durumda manevi tazminat talep edemez. 

3. Kusursuz Nişanlının Kişilik Hakkının Çiğnenmiş Olması Gerekir.

Nişanın bozulması nedeniyle davacı nişanlının kusursuz olmasının yanında kişilik haklarının çiğnenmiş olması gerekir. Örneğin küçük yerleşim birimlerindeki nişanlı erkeğin nişanı bozması halinde önceki nişanlısının evlilik şansının azaldığı ve kişilik haklarının zedelendiği kabul edilmektedir.

Nişanın Bozulması Nedeniyle Manevi Tazminat Davasında Zamanaşımı

Türk Medeni Kanunu’nun 123. maddesine göre; Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Açılacak manevi tazminat davası nişanın sona ermesinden sonra 1 yıl içinde açılmalıdır. Aksi halde zamanaşımına uğrayacağından manevi tazminat talep edilemez.

Diğer makalelerimize buradan ulaşabilir veya büromuzdan randevu almak için buraya tıklayabilirsiniz.

 

Nişan Hediyelerinin İadesi Davası

Nişan Hediyelerinin İadesi Davası

Nişanlılık ölüm, gaiplik, çifte nişanlanma, evlenme engelinin ortaya çıkması, anlaşma veya nişandan dönme şeklinde sona erebilir. Nişan her ne sebeple sona ermiş olursa olsun nişan hediyelerinin iadesi gerekir. Dolayısıyla nişanın sona ermesinin en önemli sonucu nişan hediyelerinin geri verilmesidir. Bu makalemizde halk arasında nişan bozulması davası veya nişan atılması davası olarak da bilinen hediyelerin iadesi davası genel hatlarıyla incelenecektir.

Türk Medeni Kanunu’nun 122. maddesine göre;  “Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır.”

Hediyelerin Geri Verilmesi Davasında Taraflar Kimlerdir?

Nişan hediyelerinin iadesi davasını nişanlılar,  nişanlıların anne babaları ve hatta anne babası gibi davrananlar -örneğin onları büyüten teyze, anneanne vb- da açabilir.

Dava  hediyeyi veren tarafından diğer nişanlıya karşı açılır. Eğer davalı reşit değilse, dava nişanlının anne babasına karşı açılır.

Nişan hediyelerinin geri verilmesi davası açılabilmesi için nişanın evlenme dışında bir nedenle bozulmuş olması yeterlidir. Bu davada ayrıca tarafların kusurlu olup olmadığını araştırmaya gerek yoktur. Davada kusur aranmaz.

Hangi Hediyelerin İadesi İstenebilir?

Sadece nişan dolayısıyla, nişanlanma sırasında veya nişanlılığın deva ettiği süreç içerisinde verilmiş olan hediyelerin iadesi söz konusu olabilir. Tarafların nişanlanmadan önce birbirine aldıkları hediyelerin iadesi talep edilemez.

Ayrıca iadesi istenebilecek hediyeler alışılmışın dışında olanlardır. Yani nişanlanma dolayısıyla verilen hediyelerden alışılmış olanlar iade edilmez. Yöresel örf ve adete göre verilen hediyeler veya maddi değeri düşük hediyelerin iadesi istenmez. Yine giyilmekle eskiyen, kullanılmakla tükenen şeylerin iadesi istenemez.

İade edilebilecek nişan hediyeleri doğal olarak maddi değeri olan hediyelerdir. Örneğin nişan yüzükleri, ekonomik değeri yüksek olan mücevher ve takılar, otomobil, ev, yazlık vb hediyeler iade edilmelidir.

Bir nişanlının anne babasının diğer nişanlının anne babasına verdiği para ve hediyeler (başlık vb) hediyelerin iadesi davası ile istenemez. Bu durumda, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ayrı bir dava açılması gerekir.

Nişanda Verilen Hediyeler Nasıl İade Edilir?

  • Nişan hediyelerinin iadesi verilen hediye aynen mevcutsa aynen iade edilmelidir.
  • Eğer hediye aynen mevcut değilse mislen iade edilir. Yani örneğin nişanlı alınan burma bileziği kaybetmişse aynı cinsten bir burma bilezik alarak geri verme borcunu yerine getirmelidir.
  • Hediyenin mislen geri verilmesi de mümkün değilse, bu durumda geri verme sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre gerçekleşecektir. Nişanlı hediyeyi elinden çıkardıysa mesela takılan burma bileziği sattıysa elde ettiği bedeli iade edecektir. Nişanlı hediyeyi elinden çıkarmada kötü niyetliyse, yani iadesi gerektiğini bile bile burma bileziği sattıysa elde ettiği bedeli değil, hediyenin tam değerini tazmin etmek zorundadır.

Nişan Hediyelerinin İadesi Davasında Zamanaşımı

Türk Medeni Kanunu’nun 123. maddesine göre; Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Nişan hediyelerinin iadesi davası nişanın sona ermesinden sonra 1 yıl içinde açılmalıdır. Aksi halde zamanaşımına uğrayacağından hediyelerin iadesi istenemez.

Diğer makalelerimize buradan ulaşabilir veya büromuzdan randevu almak için buraya tıklayabilirsiniz.