Etiket: görevden alma mobbing

Üniversitede mobbing uygulayan rektör ile ilgili danıştay kararı, öğretim görevlisine mobbing, disiplin soruşturması, kadroya atamama, şikayet, ceza davası

Üniversitede Mobbing Uygulayan Rektör (Emsal Karar)

Üniversitede mobbing uygulayan rektör başlığı ile vermeyi uygun bulduğumuz Danıştay kararına geçmeden önce mobbing uygulaması ve görevi kötüye kullanma suçu bakımından değerlendirmesine geçmeden önce idari yargıda mobbing konusuna kısaca değinmek istiyoruz. Kamu görevlisi tarafından uygulanan mobbing aynı zamanda görevi kötüye kullanma suçunu içereceğini daha önceki makalelerimizde dile getirmiştik. Bu kapsamda kamu görevlisine mobbing uygulanmasının en tipik örneği amirin nüfuzunu kullanmasıdır. Üniversitede mobbing uygulayan rektör olabileceği gibi diğer amirler eliyle de öğretim görevlileri mobbing maruz kalabilir. Hatta kamu kurumlarında mobbing diyince akla gelen ilk yer maalesef üniversiteler olmakta, üniversitede mobbing iddiası ile çok sık karşılaşılmaktadır. 

Bu amaçla yapılan bezdiride, memura kötü muamele, diğer memurlardan ayırmak, görev yerini değiştirmek, disiplin soruşturması açmak ve ceza vermek gibi eylem ve kararlarla olabilir. Üniversitede mobbing uygulaması amirler eliyle sistematik biçimde yersiz disiplin soruşturmasına maruz bırakılma veya görevden alma, görev yerini değiştirme, atamasının yapılmaması, atamasının bekletilmesi gibi işlemlere tabi tutulan öğretim görevlileri tarafından iddia edilmektedir. Ancak üniversitede mobbing ve görevi kötüye kullanma suçu değerlendirmesini yapabilmemiz için bu eylemlerin sistematik olarak tekrarlanması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır. Üniversitede mobbing ile ilgili emsal danıştay kararı olarak paylaştığımız karar incelendiğinde, davacı hakkında pek çok kez disiplin soruşturması açıldığı, yer değişikliği yapıldığı ve iftiraya uğradığı görülecektir.

Üniversitede Mobbing Uygulayan Rektör (Emsal Karar)

Danıştay üniversitede mobbing uygulamasına ilişkin emsal kararında, “Şikayetçi hakkında haksız ve mesnetsiz olarak rüşvet aldığı yolunda ithamda bulunulup bu iddia bahane edilmek suretiyle şikayetçinin üniversite atamasının iptal edilmesi ve 15 gün içerisinde belediyedeki görevine başlaması yolunda işlem tesis edilmesi ve mahkeme kararını etkisizleştirmek amacıyla yargı kararı gereğince göreve iade edilen şikayetçiyi farklı meslek yüksek okullarında görevlendirilmesinin bezdiri amacı taşıdığı” hususuna dikkat çekmiştir. Danıştay kararında üniversitede mobbing uygulayan rektör hakkında ceza yargılaması yapılması gerektiğine hükmedilmiştir.

Danıştay 1. Dairesi 2021/588 Esas, 2022/580 Karar sayılı kararında “…Şikayetçi hakkında haksız ve mesnetsiz olarak rüşvet aldığı yolunda ithamda bulunulduğu, bu iddia bahane edilerek şikayetçinin … Üniversitesine atamasının iptal edildiği ve 15 gün içerisinde … Belediyesindeki görevine başlaması yolunda işlem tesis edildiği, Mahkeme kararını etkisizleştirmek amacıyla yargı kararı gereğince göreve iade edilen şikayetçiyi bir gün sonra bir ay süreyle … Meslek Yüksekokulunda, buradaki görev süresinin bitmesi üzerine de bir ay süreyle … Meslek Yüksekokulunda görevlendirildiği, görevlendirme işlemlerinin ve disiplin cezalarının iptali istemiyle şikayetçinin pek çok dava açmasına neden olunduğu, söz konusu görevlendirmelerin ve disiplin cezalarının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yargı kararlarıyla iptal edildiği, bu kararların dahi şikayetçi hakkında keyfi olarak işlem tesis edildiğine delil teşkil ettiği, kaldı ki, Rektörün şikayetçinin unvanını ve mesleki itibarını dikkate almayarak şikayetçiyi itibarsızlaştırdığı, görevinden ve Üniversiteden ayrılması için bezdirmeye ve yıldırmaya çalıştığı, hizmetine ihtiyaç olmayan yerlerde ve görevlerde geçici olarak görevlendirerek, pek çok ceza ve disiplin soruşturmaları açarak, dokuz disiplin cezası verilmesini sağlayarak şikayetçiye bezdiri uyguladığı, birçok dava açmasına neden olduğu, maddi ve manevi olarak yıprattığı, bu işlemlerin hukuka aykırılıklarının yargı kararlarıyla ortaya konulduğu, psikolojisinin ve sağlığının bozulmasına sebep olduğu, şüphelinin sistematik şekilde şikayetçiye bezdiri uyguladığı ve yargı kararlarına rağmen bu bezdiri eylemlerine devam ettiği sonucuna ulaşılarak delillerin takdiri ceza mahkemesine ait olmak üzere” üniversitede mobbing uygulayan Rektör hakkında görevi kötüye kullanma suçu bakımından lüzum-u muhakeme kararı vermiştir.

İdare Hukuku Avukatı

Büken Hukuk & Danışmanlık Bürosu , idare hukuku avukatı ve idari dava avukatı olarak, Türkiye’nin neredeyse tamamındaki İdare Mahkemeleri ve Danıştay’ da açılacak iptal ve tam yargı davaları hakkında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir. İl dışından gelen görüşmeler zoom, google meet veya başkaca telekonferans yöntemleri ile gerçekleştirilebilmektedir.  

İdare hukuku avukatı ve adana idari dava avukatı olarak bilgilendirme yapmak amacıyla paylaştığımız makalelerin bir kısmı ise şu şekildedir;

  • İptal davasının incelendiği makalemize buradan,
  • Akademik kadro bilim sınavına itiraz ile ilgili makalemize buradan,
  • Akademik kadro sınavına itiraz ve iptal davası ile ilgili detaylı bilgiye buradan,
  • Tam yargı davasının incelendiği makalemize buradan,
  • Disiplin soruşturmasına savunma örneğine buradan,
  • Memur disiplin cezasına karşı açılacak iptal davasının incelendiği makalemize buradan, 
  • Memur disiplin cezasına itiraz konusunun ayrıntılı incelendiği makalemize buradan
  • Disiplin soruşturmasında soruşturma usulünün incelendiği makalemizi buradan
  • Soruşturma izni verilmesi itiraz dilekçesi örneğini buradan okuyabilirsiniz.

İdari yargıda mobbing konusunda adana mobbing avukatı olarak kaleme aldığımız;

  • Mobbing nasıl ispatlanır konulu makalemize buradan,
  • Mobbing davası nedir konulu makalemize buradan,
  • Kamu görevlisine mobbing uygulanması ile ilgili makalemize buradan,
  • Mobbing suçu ile ilgili makalemize buradan, ulaşabilirsiniz

 

Danıştay'ın emsal mobbing kararı, sistematik yersiz disiplin soruşturması yapılan memur, görevden alma, kamu görevlisine mobbing, mobbing davası, tazminat

Danıştay’ın Emsal Mobbing Kararı

Bu makalemizde Danıştay’ın emsal mobbing kararı na yer vereceğiz. Danıştay 2. Dairesi ‘ın emsal sayılabilecek kararı makalemizin sonunda yer almaktadır. Danıştay’ın emsal mobbing kararı içeriğinde özetle; davacı ile davalı idare arasında yaşanan ve yargıya intikal eden ve etmeyen hukuki süreç bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı idarece davacıya belirli bir süre sistematik biçimde devam eden, yıldırma, pasifize etme veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan işlemler tesis edildiği, sürekli yerinin değiştirildiği, davacının yersiz soruşturmalara maruz bırakılıp haksız disiplin cezaları verildiği, bu haliyle davacıya manevi taciz (mobbing) uygulandığı, bu durumun ise davacıyı manevi olarak elem ve kedere uğrattığı ve yıprattığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulü yolunda Mahkemece verilen karara karşı davalı idarece yapılan istinaf başvurusu kesin olarak reddedilmiştir.

Danıştay’ın emsal mobbing kararı ile sistematik biçimde yersiz disiplin soruşturması na maruz kalan ve/veya görevden alma işlemine tabi tatulan memurun, kamu görevlisine mobbing uygulandığı anlamına geleceğini ve bu durumda mobbing davası açma hakkı olduğunun bir kez daha altı çizilmiştir. Danıştay 2. Dairesi’nin 2020/516 Esas, 2020/3123 Karar sayılı emsal mobbing kararının “Hukuki Değerlendirme” kısmı şu şekildedir.

Danıştay’ın Emsal Mobbing Kararı

“…Uyuşmazlık konusu olayda, dava konusu yönetim kurulu kararı ve idarece sunulan savunma dilekçesinde davacının, işlediği iddia edilen disiplinsiz davranışlarından bahisle işlemin tesis edildiği ileri sürülmüş ise de; davacı hakkında Rektörün eşinin İslami İlimler Akademisine atanmasına ilişkin resmi yazıyı basına sızdırarak, basında ve sosyal medyada üniversitenin iç işleyişiyle ilgili olarak uygun olmayan gündem oluşturduğu gerekçesiyle 657 sayılı Kanunun 125/B-a maddesi ve 2547 sayılı Kanunun 53/b-1/b maddesinde düzenlenen fiilleri işlediğinden bahisle 2547 sayılı Kanunun 53/D maddesi uyarınca verilen uyarma cezasının, … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile; basına sızdırıldığı iddia edilen isnada konu 10/05/2017 tarihli atama işlemine ilişkin resmi yazının davacı veya maiyetindeki elemanlar tarafından basına sızdırıldığına ilişkin her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı bir delilin bulunmadığı, hatta bu hususun davalı idarece yaptırılan soruşturma sonucu hazırlanan soruşturma raporunda da belirtildiğinden, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal edildiği, … Bölge İdare Mahkemesi, … İdari dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile davalı idarenin istinaf başvurusu reddedilerek kesinleştiği; yine … Meslek Yüksekokulu ve … Meslek Yüksekokulu’na yapılan görevlendirmeleri kapsamında hazırladığı fizibilite raporlarının ciddiyetten uzak ve özensiz olduğu gerekçesiyle başlatılan soruşturma neticesinde; 657 sayılı Kanun’un 125/A-a maddesi uyarınca verilen uyarma cezasının ise … İdare Mahkemesinin … günlü, E: …, K:… sayılı kararı ile; disiplin cezasına konu görevin davacının görev tanımına uymadığı, yapılan görevlendirme kapsamında istenen fizibilite raporlarının şablonunun ve hangi kriterlere göre hazırlanması gerektiğinin belirtilmediği, yine de davacının elinden geldiği ve bilgisi elverdiği ölçüde çalışmasını yaparak verilen süre içerisinde istenen fizibilite raporlarını hazırlayarak idareye sunduğu, bu haliyle davacının üzerine atılı fiillerin sübut bulmadığı gerekçesiyle iptal edildiği, … Bölge İdare Mahkemesi, … İdari dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… kararı ile davalı idarenin istinaf başvurusu reddedilerek kesinleştiği; ayrıca davacı hakkında soruşturma konusu yapılan, … Meslek Yüksekokuluna görevlendirilmesine ilişkin yazıyı basına sızdırdığı; davalı idarece tahkik edilen bir yolsuzluk soruşturmasında sanık tarafından daha önceki ifadesinin davacının baskısıyla verildiği; bir öğretim üyesinin 2547 sayılı Yasa hükümlerine uygun olmayan şekilde bir yıl süreyle yurtdışında görevlendirilmesine sebep olduğu iddiaları hakkında başlatılan soruşturmalarla ilgili olarak ise; disiplin cezası verilmesine gerek görülmediği, davacının görevinde başarısız ve verimsiz olduğu yönünde başkaca somut, nesnel ve hukuken kabul edilebilir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığı anlaşılmıştır.

Öte yandan, davacı tarafından kendisine mobbing uygulandığından bahisle maddi ve manevi tazminat ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle uğranıldığı iddia edilen zararlara karşılık olmak üzere 1.000,00-TL maddi ve 50.000,00-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada; davacıya geçici görevlendirmeleri kapsamında geçici görev yolluğu ödenmediğinden davacının 1,000,00-TL maddi tazminat isteminin kabulü; davacının ifa ettiği kamu görevinin niteliği ve davacı ile davalı idare arasında yaşanan ve yargıya intikal eden ve etmeyen hukuki süreç bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı idarece davacıya belirli bir süre sistematik biçimde devam eden, yıldırma, pasifize etme veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan işlemler tesis edildiği, sürekli yerinin değiştirildiği, davacının yersiz soruşturmalara maruz bırakılıp haksız disiplin cezaları verildiği, bu haliyle davacıya manevi taciz (mobbing) uygulandığı, bu durumun ise davacıyı manevi olarak elem ve kedere uğrattığı ve yıprattığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminin 10.000,00-TL’lik kısmının kabulü yolunda … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E…., K…. sayılı karara karşı davalı idarece yapılan istinaf başvurusu … Bölge İdare Mahkemesi, … İdari Dava Dairesinin … günlü, E…., K…. sayılı kararıyla kesin olarak reddedilmiştir.

Bu durumda, davacının görevinden alınmasını gerektirecek, görevinde yetersiz ve verimsiz olduğuna ilişkin hukuken geçerli somut bir bilgi ve belgenin davalı idarece sunulamaması karşısında, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak davacının genel sekreterlik görevinden alınarak enstitü sekreteri olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, aksi yöndeki … Bölge İdare Mahkemesi, … İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.”

Adana İdare Hukuku Avukatı

Büken Hukuk & Danışmanlık Bürosu , idare hukuku avukatı ve idari dava avukatı olarak, Türkiye’nin neredeyse tamamındaki İdare Mahkemeleri ve Danıştay’ da açılacak iptal ve tam yargı davaları hakkında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir. İl dışından gelen görüşmeler zoom, google meet veya başkaca telekonferans yöntemleri ile gerçekleştirilebilmektedir.  

İdare hukuku avukatı ve adana idari dava avukatı olarak bilgilendirme yapmak amacıyla paylaştığımız makalelerin bir kısmı ise şu şekildedir;

  • İptal davasının incelendiği makalemize buradan,
  • Akademik kadro bilim sınavına itiraz ile ilgili makalemize buradan,
  • Akademik kadro sınavına itiraz ve iptal davası ile ilgili detaylı bilgiye buradan,
  • Tam yargı davasının incelendiği makalemize buradan,
  • Disiplin soruşturmasına savunma örneğine buradan,
  • Memur disiplin cezasına karşı açılacak iptal davasının incelendiği makalemize buradan, 
  • Memur disiplin cezasına itiraz konusunun ayrıntılı incelendiği makalemize buradan
  • Disiplin soruşturmasında soruşturma usulünün incelendiği makalemizi buradan
  • Soruşturma izni verilmesi itiraz dilekçesi örneğini buradan okuyabilirsiniz.

İdari yargıda mobbing konusunda adana mobbing avukatı olarak kaleme aldığımız;

  • Mobbing nasıl ispatlanır konulu makalemize buradan,
  • Mobbing davası nedir konulu makalemize buradan
  • Kamu görevlisine mobbing uygulanması ile ilgili makalemize buradan,
  • Mobbing suçu ile ilgili makalemize buradan, ulaşabilirsiniz

İşçilik alacakları hesaplamalarının alanında uzman avukatlar nezdinde yapılması ve açılması muhtemel davanın bir adana iş avukatı ile takibi önem arz etmektedir. Diğer makalelerimize buradan ulaşabilir veya büromuzdan randevu almak için buraya tıklayabilirsiniz.